Neden eleleyiz?

KÜLTÜR VE SANAT İÇİN elele…

Toplumsal yaşam içerisinde bireyler, kültür ve sanata erişimde farklı fırsatlara sahip olmakla birlikte, çeşitli engellerle de karşı karşıyalar. Karşılaşılan engeller, “erişim eşitsizliğinin” hem nedeni hem de sonucu. STÖ’ler, kültürel ve sanatsal yaşama katılımın önünde bulunan engellerin aşılması ve diyalog kültürünün gelişmesi için değişimin katalizörü olma rolünü üstleniyor.

Bununla birlikte, kültür ve sanat “diğer” kültürü anlamaya, kültürel çeşitliliğe ve daha iyi bir dünya inşa etmeye yardımcı olarak sürdürülebilir kalkınma hedeflerine de katkılar sağlıyor.

Türkiye’de kültür ve sanat alanında faaliyet gösteren STÖ’lerin yarattıkları etkinin tabana yayılması amacıyla, iki ayrı çağrı çerçevesinde yayınlanacak Diyalog İçin Kültür ve Sanat: Sivil Toplum Örgütleri Kapasite Geliştirme Hibe Programı kapsamında, kültür ve sanat için eleleyiz…

DEĞİŞİM İÇİN elele…

Her bireyin kültürel yaşama özgürce katılma, sanattan yararlanma, onur ve kişiliğinin serbestçe gelişimi için gerekli olan ekonomik, sosyal ve kültürel haklarını gerçekleştirmesi hakkı, ulusal ve uluslararası hukukta yer alıyor ve evrensel insan haklarının ve kültürel hakların önemli bir boyutu olarak kabul ediliyor.

Bireylerin haklarını kullanmalarını sağlayan, örgütlü toplum yapısının temelini oluşturan sivil toplum örgütleri, demokrasinin ve toplumsal değişimin yapı taşlarını oluşturuyor.

Diyarbakır, Erzincan, Gaziantep, Malatya ve Mardin’de yerel kalkınmanın ve değişimin öncüsü STÖ’ler, genç aktivistler, sanatçılar ve akademisyenlerden oluşan “elele Diyalog Platformu” ile değişim için sivil toplumla eleleyiz…

DİYALOG İÇİN elele…

Dil, din, cinsiyet, etnik köken, sosyo-ekonomik durum, politik tercihler, engellilik, cinsel yönelim, ten rengi gibi farklı boyutları içeren ötekileştirme, insanlar arasında marjinalleşmeye ve kalıcı eşitsizliklere neden oluyor.

Ötekileştirme diyaloğu, hoşgörüyü, bireysel özgürlükleri engelliyor, çatışma ve şiddet oluşmasına neden oluyor. Ayrıca, yerel topluluklarda sosyal dışlanma, birlikte yaşamaya karşı hoşnutsuzluk, güvensizlik ve iletişim isteksizliği yaratıyor. Ötekileştirmenin bir diğer boyutu olan kutuplaşma ise toplumu birbirine rakip gruplara bölüyor ve diğer olarak tanımlanana karşı ön yargıları artırıyor.

Kültür ve sanat diyaloğa geçmeyi kolaylaştıran, önyargıları, kutuplaşmayı ve ötekileştirmeyi azaltan ve farklı kesimler arasında etkileşimi artıran bir etkiye sahip. Gençler için eşsiz bir öğrenme ortamı yaratan kültür ve sanat faaliyetlerinin, ön yargıların giderilmesine ve nefret söylemine karşı mücadeleye de önemli katkıları var.

Diğer taraftan katılımcılık ve aktif vatandaşlık, daha iyi bir toplum oluşturmaya katkıda bulunacak şekilde eylem ve girişimlere katılma ve bunları etkilemeye yönelik haklara, araçlara, mekâna, fırsatlara ve desteğe sahip olmak anlamına gelmekte. Kültür ve sanat, gençlerin sesinin duyulabilmesi, aktif vatandaşlar olabilmeleri ve diyalog kurabilmeleri için benzersiz fırsatlar sağlıyor.

Diyarbakır, Erzincan, Gaziantep, Malatya ve Mardin’de yerel sanatçıların ve gençlerin katılımıyla düzenlenecek kültür festivalleri, yerel sanat atölyeleri, sahne sanatları etkinlikleri, sergiler, ana dilde etkinliklerle, diyalog için gençlerle eleleyiz…

Bu web sitesi, Avrupa Birliği finansal desteği ile üretilmiştir.
Bu web sitesinin içeriğinden yalnızca Gençlik Servisleri Merkezi Derneği liderliğindeki konsorsiyum sorumludur. 
İçerik hiçbir şekilde Avrupa Birliği’nin görüşlerini yansıtmamaktadır.

Avrupa Birliği Bu proje Avrupa Birliği tarafından finanse edilmektedir.